Salı, Aralık 25, 2007

C.S.S.

Tam da gökyüzündeki patlamalar diye bir şeyi arıyordum ki, gördüğüm bir şey beni alıkoydu.

Sonra devam ettim Carissa's Wierd ile. Haavi bunu öyle bir zamanlamayla bana aşıladı ki, bu kadar olur.

Sonunda takıldım kaldım. Şimdi Woke Up New zamanıymış. Onu dinlemeden uyumak yokmuş. Kendisi öyle dedi. Hala birileriyle müzikleşiyor olmak insanı rahatlatıyor.

Bu arada başlık da CSS oldu ama Cansei de Ser Sexy değil kesinlikle. Arada noktalar var. Bilen bilir benim encryption hastalığımı. Öyle bir şey işte.

Cardinal Melon buldum dün. Hem de bizim cadde üzerindeki bir markette. Kıvanç inanabiliyor musun?! Burada dibimde buldum kendisini. Üç şişenin birini aldım. Diğerlerini de başkalarına derhal satmalarını sıkı sıkıya tembihledim market sahibine. Adam kulağımdaki müziği duyduğundan mıdır nedir, hiçbir şey sormadı bu cümlemle ilgili. Gülümsedi geçti. İçinden acıdı mı nedir? Garip hissettim. Neyse Melon günlerine devam diyoruz bu durumda.

Bugün beraber yaratıp oynadığımız eski bir hikayedeki başrol oyuncusundan, tam da sabah sabah Ayça'yla buluşmamızda ondan uzun süre bahsetmişken, bir telefon aldım. Çok seviyorum seni dedi. Ben de onu çok seviyorum. Söyledim de. Artık içimden gelerek rahatça, başka hiçbir anının peşine takılmadan bu sözü ona söyleyebiliyor olmak bana verilmiş en büyük hediyelerden biri bu sene. 1 Ocak 2007'yi sadece bu yüzden iyi bir yıl olarak hatırlayabilirim. Ayça, seni de çok seviyorum. İsmini telefonumda değiştirdim; seninkiyle uyumlandı artık :)

Kendimi zamanında birinin anlattığı bir hikayenin yer aldığı ufak köyde gibi hissediyorum son zamanlarda. Hikaye çukur bir ovada geçiyor. Bu ovada, küçük bir yerleşim alanında herkes o kadar dumanaltı vaziyette ki arkadaşım, biraz da işin içine mübalağa katarak, nefes almak için bir tepeye çıkıp, başını sis tabakasından çıkarmak zorunda kaldığını söylemişti. Gülüp geçmiştik. Hindistan işte daha ne bekliyorsun demiştik bir de, evet. Mekan olarak öyle olmasa da, zaman olarak öyle bir yerdeyim hayatımda sanırım bu son bir aydır. Artık bir tepe bulsam da, başımı o tepeden yukarılara uzatıp, nefes alsam diyorum.

Gecenin kapanış sözü şu olsun istedim. Muzaffer'den geliyor:
"Peh. Sıkıcı yaşlı. :)"

0 saçmalayan daha çıktı: