Pazartesi, Temmuz 31, 2006

Açıklama

E bravo! ne ayari yahu allahaskina? bilakis, bir kent'e hapis olmayi kanimca bu kadar guzel ifade etmis bir siiri, negatif de olsa, istedigimiz sey olmasa da, okumakta, tatmakta ne var? illa ki, 'hadi kocum, yuru be aslanim, yol senin, git buralardan, yollarin tadini cikar!' mi demeliyim her dakika? ki demisimdir, hep derim. gitmek icin her zaman tesvik edici bir insan olarak tanimlanirken, ne oldu da simdi bir anda ipte sallandiriliyorum? Ayrica, ayarin bu kadar alenisini de ilk defa gormus oldum. Hem kisiye atfederek, hem kisinin kendi bloguna, hemde uyesi oldugu bloga ayni seyi yazarak... 'gitmek en guzelidir, gormek dolasmak...ama buyrun, saplanip kalmak ta boyle birsey, takilip almak, birakamamak, gidememek...'

Kavafis'in 'kent' adli bu siirinde o 'gidememek' sikintisi oyle guzel anlatilmis ki... sanirim o sikintiyi, aramizda belki de en yol seven insana gondermemin sebebi budur... gitmek, gitmemek, gidememek arasindaki ruh hallerini betimleyen dizeleri aktarmaktir.

Anlasilan o ki, aciklama yapmadan alip siiri yapistirinca, hemen siirin icindeki negatiflik, kisinin kotu niyetine donusturuluyor. ozellikle 'yol' konusunda, o kadar itici bir guc olmama ragmen, yazdigim seyyin kotu niyetli bir ayar gecirme olarak algilanmis olmasina inanmakta gucluk cekiyorum.

olayin teknik gecmisini de anlatayim izninizle. belki yukaridaki aciklama yeterli gelmeyebilir. online radyo dinleme esliginde eksisozlukte gezinirken, radyoda calan sarkinin KENT adli Isvecli bir gruba ait olmasi uzerine, sarki ve grup ile ilgili hissiyatlari yazmak uzere, KENT basligi acilir. O esnada bir yandan da divina kisisine KENT adli grubu bilip bilmedigi, bilmiyorsa kesfetmesi gerektigi bildirilir. Baslik acildiktan sonra, haliyle onceden yazilmis olan entryler gozden gecirilir. ve onlarin arasinda, mevzubahis siirin gectigi entry [#791459] de okunur ve cok begenilir, cok etkilenilir. Velhasil, sonunda grup ve sarki hakkinda entry girilir, falan.

Akabinde bir zaman, konuyla ilgili zaten gecmis bir muhabbetimizin suregeldigi kisinin[Ayca] blogu okunur, ve kendisinin yazdigi yazi ile tematik anlamda ortusen siir, kendisine comment olarak aciklamasiz bir sekilde post edilir. hatta ve hatta bununla kalinmaz; bu guzel siir, ayni zamanda odayla da paylasilmak istenir. paylasilmak istenen, birine verilmek istenen ayar falan degil; siirin ta kendisidir.

kisacasi, olayin ayarla falan hicbir alakasi olmadigini, aksine gayet dusunsel, edebi ve ruhsal cozumlemelere yelken actigim bir olumlu ruh hali icinde, karsima cikan ve cokca begenmis oldugum birseyi paylasmaktan ote olmadigini burada beyan eder, ilgililere saygiyla sunarim.

Eger hala ayar verdigim dusunuluyorsa da, uzerine ustluk, benden aciklama talep etmeden yargilanmaya da devam ediyorsam, 'el insaf!' diyerek sizi vicdaninizla basbasa birakiyor, ve 'goodbye imagine room' diyorum.

Cumartesi, Temmuz 29, 2006

YOL üzerine...

Ayça'nın kişisel blog'undaki bir yazısına atfettiğim Kavanis'in bu güzel şiirini tüm odayla da paylaşmak istedim. İzninizle...

YOL üzerine...

dedin "bir başka ülkeye, bir başka denize gideceğim".
bundan daha iyi başka bir kent bulunur elbet.
yazgıdır yakama yapışır neye kalkışsam;
ve yüreğim gömülü bir ceset sanki.
aklım daha nice kalacak bu çorak ülkede.
nereye çevirsem gözlerimi, nereye baksam
hayatımın kayıp yıkıntıları çıkıyor karşıma,
yıllarıma kıydığım, boşa harcadığım.
"yeni ülkeler bulamayacaksin, başka denizler bulamayacaksin.
bu kent peşini birakmayacak. ayni sokaklarda dolaşacaksın.
ayni mahallede yaşlanacaksın;
ayni evlerde kır düşecek saçlarına.
bu kenttir gidip göreceğin yer. bir başkasını umma -bir gemi yok, bir yol yok sana.
değil mi ki, hayatına kıydın buradabu küçücük köşede,
ona kıydın demektir bütün dünyada."...

Perşembe, Temmuz 27, 2006

1.50 boyunda bir umut

su amerika'nin envai cesit urununu uretmek icin kasan Cin'in, 'yok kardesim, biz alenen komunizme gectik, kapiyoruz kapilarimizi, yok artik dis ticaret, sagolun butun tekniginizi, teknolojinizi ogrendik bunca yil. Simdi kendimiz uretip kendimiz tuketicez. siz bizim ulkemizde isciligini 1 dolardan malettiginiz tum urunlerinizi simdi kendi ulkenizde asgari ucretten yani saatine 5 dolar odeyerekten uretmeye baslayin. camasir mandalindan, kapi tokmagina, tuvalet fircasina, teflon tavadan, araba pompasina, bisiklet ic lastigine... her urunun her ayri uretim asamasinda, calisan yuzbinlerce iscinize 1 degil 5 dolar odeyin simdi. 5 katini!'

demesini hasretle bekliyorum.

Pazartesi, Temmuz 24, 2006

yildizlarla konujtum haberler iyi

merhaba imagine room sakinleri,
bugunki programimizda yuce astrolog divina hanimin odasindayiz.
her ne kadar yildizlardan sorumlu devlet bakanimiz ablam divina olsa da bu hafta gokyuzunun bizi mutlu etmek icin turlu numaralar cevirmeye hazirlandigini ogrendigim an sizinle hemen paylajmak istedim.

ilk olarak 25'i sali yeni ay var efenim, hem de aslan'da. her yeni ay gibi bu yeni ayda da yeniliklerimizi bajlatalim yajasin gazi bu sefer aslanin yeleleri ejliginde gerceklejiyor; kisaca hadi oyunculuk kursuna yazilalim yajasiiiin oluyor o gazimizin adi.

ikinci olarak Venus ve Jupiter 26sinda ucgen ucgen olup bizi multu edip sosyalligimize sosyallik, ajk hayatimiza ajk katiyor, aman ne iyi ediyorlar.

ve son olarak 4temmuzdan beri bi tarafimizdan kan alan retro Merkur 28inde nihayet dogru duzgun ilerleyijine geciyor ve acili son bikac haftada ogrendiklerimizi cantamiza atip hayatimiza guzel guzel devam edioruz. yengecte olan bu merkur kardejle artik 28'inden itibaren duygu ifadesi patlamalari ve rahatlamalari bekleyebiliriz.

hepimize hayirli olsun der, durum konusunda daha fazla analiz icin mikrofonu divina kijisine uzatirim.

Çarşamba, Temmuz 19, 2006

Veruca Salt

"i want a golden goose!!!"

icimde dayaklik, jimarik, "don't care how i want it noooooooow" diye çiğliklar atan 5 yajinda bir velet olduğunu aranizdan beni taniyanlar bilir (hatta bazilariniz fotolarini bile gormujtur).

ijte adina veruca salt demenin yannij olmicaa bu veletin urunu olan bi alijkanligimi paylajmak istedim.

hayat zigi zaga zigi zaga bir olujum. her gun farkli.
bunyelerdeki hormon seviyeleri, yaj durumu, kaj durumu ve baja gelen olaylarin farklari da bazi gunleri "iyi", bazi gunleri "aman kotu fena" bazi gunleri de "hmm olmamij" yapio.

evet arada bazi gunler var, ben gordum ordan biliorum, olmamij.
hincal ulucsal bir "en rukuj gun" kitschliginde "olmamij" kelimesi cikio veruca'min azindan ve ben o gunleri silmeye karar veriorum.
"bugunu begenmedim, hic olmamij, siliyorum ey tanrilar becerememijsiniz" diyorum.

genelde bi soraki gun "ayca dun oolen ne yedin?" sorusunun cevabini bile hatirlayamicak kadar bajarili silijler yajiorum.
bakalim.

gecen pazartesi oole bi gundu.
once hepinizin onayini almak istedim, silmeden once ama telefonlariniz hintce konujuyodu.
gecen pazartesiyi sildim.
cok onemli bijiler yapaniniz yoktur umarim.

Salı, Temmuz 11, 2006

yeteeeer!

"buradaki yay benim. çenesi düşük olan yükselen ikizler kişisi de benim. olsa olsa benimle bir evren yarışabilir o da ikizler hani ondan... nedir canım retro retro. bir gün de başka birinin bir şeyler yazdığını göreyim" diye düşünürken, retro'nun başak olduğu ve başak burcunun ve ikizler burcunun ortak gezegeninin "merkür" olduğu gerçeği dankkkkk diye kafama geçiverdi. olsun ama benim merkür'üm sizin merkür'ünüzü sokar, hem de akrep gibi, yaaa...

neyse bu kadar zırvalamadan sonra geçebilirim yazıya... uzun süredir bir şeyler yazmıyordum ben de retro dışındaki oda sakinleri gibi... hepimizde bir "blog tutulması"dır gidiyor ya hayırlısı. ben bunu ayça'yla da daha önce commentleştiğimiz gibi, merkür'ün "retro"da olmasına bağlamak istiyorum ama retro bey'in merkür'ü kimbilir nerelerde sürtüyor ki, çenesini tutabilene aşkolsun!

şaka bir yana (ahahha), retro bey sayesinde odamızın duvarlarındaki boş alan günden güne azalmakta bu da beni şahsen çok mutlu etmekte... yani en azından birimizin çene ishaline tutulmuş olması, özellikle de merkür'ün "retro"msu hareketine rağmen, bize de bir yandan yazma isteği aşılıyor diye düşünmekteyim. sanırım retro gibi "-" ifadeli bir hareket, "retro" nickinin "-" ifadesiyle çarpışınca ortaya "yaratmak" gibi bir "+" ifadesi çıkıyor. nick seçiminden ötürü ayrı bir kutluyorum buradan kendisini...

evet farkındayım boş konuşuyorum, boş yazıyorum, ama olsun siz doldurursunuz eminim içini dışını. tabii biraz ağzınızı açıp benim gibi saçma da olsa yazmaya başlarsanız olabilir bu ancak ama olsun, ümitliyim ben.

"yaz geçsin" diyorum ben. "yaz" "geçsin"...