Pazartesi, Mart 10, 2008

"Phony"

Bir ara C. bana "Seni bembeyaz minimal döşenmiş bir evin içine koyup, 1 ay beklemek lazım. Bakalım çıkınca hala Apple seviyor olacak mısın merak ediyorum" gibisinden bir şeyler demişti bir iki ay önce.

Hafiften destrüktif bir insan olduğum söylenebilir sanırım. Söylediğim cümlenin ardından gelen cümle bir öncekini değilleyebilir, hatta o cümleyi yerin dibine bile geçirebilir. En azından içsayıklamalarımda her düşünce ve his bu kadere sahip maalesef. Benim için hava hoş. Ufacıkken bile hiçbir akıma ve tarafa kendimi bağlamamam gerektiğini, tek bir düşüncenin veya hissin peşinden fanatikçe gidildiğinde saçmalamak dışında bir şey yapılmadığını bildiğimden, bilgiyi benliğimde işlerken iTunes gibi davrandım hep. iTunes diyorum çünkü iPod'cular bilir ki, iTunes sürekli güncellenir ve her güncellemesi de neredeyse programı baştan indirmeye eşdeğerdir. Biraz vakit alır, insanın sabrından götürür ama sonunda programın buglarına rağmen, bir gün çok güzel bir şeyle karşılaşacağınızı bildiğinizden sesinizi çıkarmazsınız. İşte içimde her şey böyle işliyor. Sürekli güncelleniyorum ama her seferinde en baştan alıyorum.

Velhasıl deliler gibi sevdiğim, hastası olduğum ne varsa, aynı anda aynı şiddette de sevmeyip, o şeylerin en büyük düşmanı da olabiliyorum. Bir kere sevdiklerimi neden sevdiğimle ilgili sorgulamalarımın gittiği yerler kendime hakarete kadar gidiyor. Diğer insanlara uyguladığım yöntemlerin daha da katısını kendime uyguluyorum çünkü inanıyorum ki insan kendisini yapıbozumuna uğratmadan tek sağlam ileri adım atamaz.

O yüzden kendimle ilgili beni ezip geçebilecek, utandıracak ayrıntılar ve bilgiler bulduğumda herhangi bir yerde, zamanda, insanda, o yeri çok seviyorum. Mesela kendi kendime ilgi alanlarım ve takıntılarımla ilgili iğnelemeler yapıyorum.

Tam da böyle bir insanken ben bu aralar özellikle, Muzo sağolsun, geçende geldiğinde bana o gece açamadığım bir sayfadan bahsetmişti. Bugün DNS ayarlarıyla oynanmış internetimle açtım bu sayfayı. Uzun süredir bu kadar güzel bir sayfa görmemiştim dersem abartmamış olurum sanırım. Yazarı öyle güzel ve doğru tespitlerle, öyle güzel göndermeler yapıp taşlar kayalar fırlatıyor ki kafama kafama zevkten dört köşe oluyorum. İçimde ne kadar "phony issue" var ise, neredeyse hepsini bu sitede bulmuş olmak pek güzel bir şey. En azından birisi benim için yazıyor ve demek ki yalnız değilim ki uğrumuza böyle bir site yapılmış dedirtiyor.

Kendi çapında her şeyi eleştirip, her şeyin daha iyisinin varolduğunu bilen, içten içe mimar olmuş olabileceğini düşünen, "basitlik komplikedir" gibi günümüz dandik yüzeysel sloganlarından nasibini almış bir tasarım takipçisi beyaz bir insansanız sizi hemen buraya alıyorum o halde.

0 saçmalayan daha çıktı: