Pazartesi, Mayıs 12, 2008

"Now I know i'm not so important..."

"Geçen sene bu zamanlar" diye bir kalıbım var benim de bir çok insanın olduğu gibi. Her sene bir önceki o sıralarda ne yapıyor olduğunu sürekli sorgulayan biri olduğumdan, Mayıs'ın bu zamanında bir depresif hale girmiş bulunmaktayım. "Geçen sene bu zamanlar" ile başlayan cümlelerin devamı, şu anda kötü ruh haliyle sonuçlanıyor. Çünkü bakıyorum cümlelere hep bir sevinç, umut, mutluluk dolu ki son 4-5 senedir bu kadar mutlu olmamıştım geçen sene bu zamanlardan başlayıp Kasım'a kadar devam eden süre içinde olduğum kadar. Şimdiye bakıyorum sonra; ortada o kadar mutlu edecek bir şeylerin yokluğu bir yana, o kadar mutlu olmayı bile istemiyor, her şeye, olabilecek her mutluluk noktasına ket vurup duruyorum. Nokta koyuyorum sonuna bir daha bu kalıpla başlayan cümleler kurmamak için söz de veriyorum ama senelerin alışkanlığı kolay kolay bırakmıyor peşimi. Her sabah uyandığımda "geçen sene bu zamanlar" diyerek uyanan bir insanmışım. Bunu farkettim bu vesileyle.

"Geçen sene bu zamanlar gecenin bir yarısı, şimdi olduğu gibi oturuyordum şu anda oturduğum yerde. O uyurken ben konuşup duruyordum. Kendini anlatmaktan bıkmış bir insan olarak, bunu yapmaktan zevk alıyordum. Daha ne olsun değil mi?"

Daha fazlası yok. Olanı da bitirdim. Şimdi azıyla yetinmek istemiyorum. Bugün telefonum ve iPod'umun şarjı olmadan sıkıntıyla dışarda dolandım. Niye şarj etmedim ki çıkarken diye de hayıflandım. Her an birileri arayacak ve şarjım bitecek veya bir şarkı dinlemek isteyeceğim ama henüz şarkı bitmemişken iPod'um kapanacak diye sinirlendim kendime. Benim de durumum aynı işte. Ortalıkta şarjı az olarak dolanmak yerine, şarj olup her an her şeye açık olarak, hiçbir şeyi durdurmadan, aman kimse bana bulaşmasın olan enerjimi de çalıp götürmesin diye sıkıntılara girmeden yaşamak istiyorum. Otto'da fındıklı votkayı Windows'un Safety Mode'unda değil, yüzümde kocaman bir gülümseme ile içmek, beni her arayanla saatlerce ilgilenmek, İstanbul'da muhtelif mekanlarda çağrışımsız yürümek, orada yaşamaya tam gönüllü olmak istiyorum. O zamana kadar kimse bulaşmasın bana, tamam mı?

0 saçmalayan daha çıktı: