Çarşamba, Nisan 16, 2008

"I sit beside her, but nobody's there"

Bir gün The Clientele'i de yeniden dinleyeceğim günün geleceğini biliyordum. Bir haftadır da kendi kendimi deneyip duruyordum. Vakti değil henüz diyerek de erteliyordum üstelik. Ama bu gece üstüste günün beşinci, altıncı, yedinci ve sekizinci Red Sea'sini dinleyince -ki kendisi "ilk 10 şarkım" listesindeki yerini geçen sene bir Temmuz gününde almıştı, hala da ordadır, onu oraya koyan etkenler hayatımdan çıkıp gitmiş olsalar da- artık daha fazla kaçacak yer bulamadım. Böyle bir ana kaydı aklım. İlk dinlediğim "Isn't Life Strange"le ilgili yaptığım, mutluluk verici yorumumu düşündüm. Gelen "ama Jessica cries" cevabı ve sonrasında hiç görülmemiş birinin çorap giyerkenki, hiç tanık olmadığım ama hayal edilerek edinilmiş bir anısı. İçimin burkulması ve hemen ardından "The Dance of the Hours" ile "özlenilen bir gizemin" fısıldanışı... İlginç an(ı)lar. Bol bol sigara içiyorum sanırım bu grup sayesinde bu gece.

Bu kadar zamandır dengeli dengeli seyreden ruh halim, bugün beklenen düşüşü yaşadı herhalde. Öğle vakti yapılan Tribeca buluşmasında M.'in "mutluydun sen" deyişiyle bir süredir mutlu olup olmadığımı sorgulamadığımı farkeden kendim, bugünü mutlu olmamaya adadı her nasılsa. Yapılmamış yaz yürüyüşleri ve bunlar esnasında dinlenememiş şarkılar, söylenmemiş ve tutulmamış sözler, beklenen heyecanların artık hayatta bulunmaması, beni yerin dibine geçirecek ve mutluluktan uçuracak bir şeyin (evet ikisi aynı şey oluyor hep) kalmayışının getirdiği bir ruh sıkıntısı içindeyim.

Bir gün bu iki grubu da bir yerlerde hakettikleri huzur ve heyecanla dinlemek istiyorum haklarını vere vere. Eğer eleklerimden geçebilirlerse birileri de olabilir yanımda, hiç farketmez. Yeter ki artık bu şarkılar içimde yankılansın; yarattıkları huzur gittikçe yayılsın... Şimdiki gibi kaybolmasın ve ucu bir yerlere dokunamadan sona ermesinler ardarda.

Tüm bunlar dışında ise, iyilik-güzellik. Yazacak şeyler geliyor aklıma, yoğunluktan geçiremiyorum buraya aklımdakileri de.

"Isn't life strange?
You end up alone..."

Evet.

0 saçmalayan daha çıktı: