Cumartesi, Ağustos 18, 2007

akoobxn

Adana'dayım. House açık. Gökçe'yle delicesine House izlediğimiz bir yaz oldu yine bu. Her seferinde midemiz kalkıyor, ellerimiz kollarımız geriliyor, gözlerimizi kapıyoruz, yüzümüzü şekilden şekle sokuyoruz ama izlemeden de duramıyoruz. Hastasıyız ailecek türünden bir dizidir bu House. Ama yine de umarım ki hiçbir zaman bunlar gibi doktorların eline düşmem. Bilmem kaç gün enkaz altında kalıp sonradan kurtarılıp hayata tutunamamaya benziyordur bu adamların tedavisinden sonra hayata alışmaya çalışmak. Orandan burandan delikler açılacak da, milyon tane ayrı treatmentla o çok gizli hastalığının nedenleri deneme yanılma şeklinde bulunmaya çalışacak da, ağzından burnundan kanlar fışkıracak ve sen hepsini bilincin açıkken biliyor ve algılıyor olacaksın da hala yaşayabildiğine şükredeceksin. Almayayım ben.


Bir numara var turkcell numarası bu. Kendisi yeni sapığım. Telefonunu veriyorum. Rastlayan olursa bu bloga tanıdık tanımadık siz de dadanın kendisine istiyorum. Haydi bloggerlar elele sapıklara savaş açalım. Bugünkü şanslı sapık numaramızı açıklıyorum:

0539 6223610

Hem sapık olup hem de utanmadan beni ödemeli arayan bu arkadaşımızı yalnız bırakmayalım.

Yarına dönüyorum Ankara'ya. Yoğun bir hafta beni bekliyor. Yeni insanlar ve yeni kitaplar... Bakalım...

Kitaplar okuyasım var. En son lisede okuduğum Kafka-Günlükler'i tekrardan bir ele alasım var. Procrastination'da sınır tanımadığımı her geçen gün hayretle tekrar tekrar keşfediyorum. Yüzlerce sayfalık o kitabı baka nedenlerden okuma ihtiyacı hissetmezdim diye tahmin ediyorum.

Tavuklu makarna yaptığım ve beraber yediğim insanlardan birisi bana güzel bir grup hediye etti az önce. Bat for Lashes grubun adı. Benim mutfağımda keşfetmiştik beraber de o ucunu bırakmamış grubun. Araştırmış etmiş kim, olduklarını bulmuş. İyi de etmiş. Bana da onun yolladığı şarkıları dinlemek düştü. Güzellermiş. Sevdim baya.

Yarına bir şeyler yazacağımı düşünmüyorum. Gördüğünüz gibi pek de laubaliyim bugün. Ankara'da görüşmek üzere diyorum artık.

Baybay.

2 saçmalayan daha çıktı:

Nur AYDOĞAN dedi ki...

merhaba,
Yazınızı çok samimi buldum, sizi tanıyan birine yazmışsınız kadar sıcak ve doğal.
Kafka'yla başım dertte biri olarak yana yakıla Kafka'yla ilgili sayfaları ararken karşıma çıktı sayfanız. sevdim.
Bana yardımcı olur musunuz acaba.. Elimde Kafka Günlükler var ve ilk defa kafka okuyorum. günlükler biraz sıktı beni nedense :( ama Kafka'yı biraz daha anlamaya çabalayacağım.Baktım anlamıyorsam terkedeceğim ama aklım kalırsa bir gün ona geri dönerim belki :)

divina dedi ki...

Teşekkür ederim yorumunuz için...

Kafka'nın Dönüşüm'ünü tavsiye ediyorum Günlükler'den ziyade size o halde... Kurgusuyla ve diliyle çok daha akıcı ve ilgi çekici gelebilir diye düşündüm.