Pazar, Ekim 10, 2010

Stand Still



Bazı şeyler aslında biz göremesek de varlar. Bazen bunun sonucu çok ağır olabiliyor. Mesela karşıdan geldiğini görmediğiniz bir arabanın çarpması gibi. Aslında belki de arabayı süren de sizi görmedi o anda. Hayat böyle dalgın.

Bazı şeyler varlıklarını, ifade edilince kazanıyor. O şeyi ne kadar çok ifade edersek, başkaları da görsün duysun diye uğraşırsak o şey o kadar değer kazanıyor ama sonunda hep hızla o kazandıklarını kaybediyor.

Bazı şeyler de eğer varlarsa ifade edilmedikleri için varlar. O yüzden son bir senedir yazmadığım o kadar çok şey var ki. Eskiden yaşayamadıklarımdan cümleler, paragraflar çıkarırdım. Yaşayamadım diye herhalde. Mutlaka o ya da bu şekilde bir mecrada var olsunlar istemişim demek ki diye düşünüyorum şimdi okuyunca. Şimdiyse zaten yaşadıklarımın altını çizmenin onlara verilen değeri yok edeceği korkusuyla onlardan bahsetmekten imtina eder oldum. Bazı şeyler hakikaten sözleri edilmediği için hayatımdalar. Bazıları da bazı sözler edilmediği için yoklar. Neredelerse orada dursunlar.

Bu videoyu neden koyduğuma gelince... Kendisi bugün öğleden sonra Rü'nün baskını ve benim kakaolu ıslak kekimin yanında çok iyi gitti. Göze görünen ama varolmayan, göze görünmeyen ama var olan bir Haydarpaşa. Çağrıştırmış demek ki tüm öğleden sonra ve akşam. Bir de izlemeyen çok şey kaçırır bence, siz bilirsiniz.

Hem "Ben Haydarpaşa olsam, her gün bundan isterim kendime."

‘YEKPARE’ (monolithic) from nerdworking on Vimeo.


1 saçmalayan daha çıktı:

suninherhead dedi ki...

ahah ıslak kekin mutluluğundan ağzımdan kaçmış olabilir, ama hala söylüyorum evet. haydarpaşa olsam kendime yakışanı giyerim.