Ha bir de ben az önceki satırları yazarken, Shara da yeni şarkısı "Be Brave"e yine Murat Eyüboğlu'nun çektiği videoyu paylaşmış. Burutay bildirdi sağolsun. Yine parıldıyor Shara'cığım. Kalp kalbe karşı.
Bu kadar zamandır yazmayışım, buraları terk edilmiş bir sevgili gibi üzgün ve buruk bıraktığım için hiçbir bahane yaratmayacağım. Tembeldim, yeni bir şehirdeydim. Yeni değildi belki ama yaşam yeniydi. İşim vardı, şu vardı bu vardı... Hepsi yalan biri hariç; ilki.
Bundan sonra buraya daha çok vakit ayıracağıma, tembelliğimi yenip eskisi gibi ne hissediyorsam ne düşünüyorsam buraya hoşuma giden müziklerle birlikte iliştirmeye gayret edeceğime söz veriyorum. Hem de en sevdiğim Shara Worden'ın üzerine yemin bile ederim; o derece.
Shara Worden demişken, kendisi üzüldüğüm zamanlarımda yanımda olan biricik ses oldu en başından beri. Gerek Gone Away, gerekse The Good and the Bad Guy'ıyla günlerimi zifiri karanlığa çevirmişti. İlk sesini duyduğumda da yerin dibindeydim zaten. Bugün de o hissiyatta olmamama rağmen hatırladığım ve kendime özellikle hatırlattığım o zamanlar sayesinde yine bir geçmişe dönüş, şu aın boşluğunu eskiyle doldurma ve dolayısıyla yine Shara'ya sarıp onun sesinin duruluğunda kendini temizleme işlemi gerçekleştireyim istedim. Karşıma 20 yıl sora savaştan gelen kayıp kocasının kapısında belirdiği zamanlardan bahsedildiği Penelope isimli kadının hikayesi çıktı. Aslında bu hikaye Sarah Kirkland Snider'ın taa geçen Kasım'da piyasaya sürdüğü "Penelope" albümünün bel kemiği ve bu albümün vokali olarak seçtiği güzide insan da Shara Worden. Canım, "The Lotus Eaters"ı öyle güzel söylüyor ve o hamile haliyle öyle tatlı görünüyor ki, izleye izleye tertemiz oluyorum. Şöyle bir şeyler yazıyor Shara:
"he left me here
half a life ago
but this is where he came
the stranger with a face
of a man I loved"