Cuma, Ağustos 08, 2008

I Am Rich


I Am Rich diye bir iPhone application'ı varmış. Geçende Muzo göndermişti linkini. Gülmüştüm ne salak bir şey diye. Olayı şudur kendisinin aslında, bu application'ın bedeli 999 dolar ve üstüne üstlük hiçbir işlevi yok. Tek olayı bu bir boka yaramayan application'a 999 dolar verecek kadar zengin olduğunuzu ona buna göstermek. Kaldı ki telefonu alıp birilerinin gözüne sokmadıkça da kimse görmeyecektir tabii içindeki uygulamaları da. Bununla ilgili bir haber çıktı bugün. Yine oradan buradan okuduklarımı satıyorum ama nasılsa herkes aynını yapıyor. Neyse velhasıl bu salak application'ı 8 (yazıyla sekiz) kişi almış. İlk alanla ilgili haberi ya bu sabah ya da dün gece okumuştum ve sonradan ettiği şikayete bakılırsa, bunun bir şaka olduğunu ve öylesine "buy this app" butonuna bastığını ve sonradan kredi kartından çekilen 999 doları görünce neye uğradığını şaşırdığını beyan etmişti kendisi. Az önce bir yerlerde de uygulamayı satın alanlara eklenen yedi kişi daha olduğunu okudum. Ben onların da yanlışlıkla almış olma ihtimalinin gerçek olduğunu düşünmek istiyorum ama tabii insanlar bir garip. Basit bir t-shirt'ü sokakta görüp daha az paraya almak yerine, üzerindeki timsah ve ellerinde mağazadan çıktıklarına taşıyacakları poşet için yüzlerce milyon verebiliyorlarken, böyle bir application'ın da parası cebine fazla gelen ve kendine batan insanlar tarafından alınma olasılığı da var maalesef. Var böyle gerizekalılar evet... Bu uygulamanın Alman yaratıcısı Armin Heinrich ise şöyle buyurmuş durumla ve artık Apple Store'da bulunmayan uygulamasıyla ilgili:

"I am sure a lot more people would like to buy it—but currently can't do so. I have no idea why they [Apple] did it [retire the application] and am not aware of any violation of the rules to sell software on the App Store. The App is a work of Art and included a "secret mantra"

Meali ise "bırakınız alsınlar, bırakınız ödesinler". Bir arkadaşım bana bu uygulamayı gösterse iPhone'unda, tıpkı Facebook hesabımdaki insanların aslında ne olduklarını abidik gubidik gruplara üye olmalarından, Türk bayraklı resimlerinden anlamış olduğum gibi, öyle birinin de ne mal olduğunu anlarım kısayoldan. O yüzden ben de aynı fikirdeyim çok akıllı Heinrich beyefendiyle zira bu gibi salaklıklar etarafınızdaki insanları temizlemek için iyi bir araç.

Bu durumu geçende kızkardeşimle konuşurken değindiğimiz bir konu vardı, ona da benzettim. Geçende bir gazetede içinde bilmemne mantarı bilmemne hedesi kullanılmış ve binlerce dolara servis edilen bir hamburger haberi gördük. Sonradan da öğrendik ki bu hamburgeri yiyenlere bir belge veriyorlarmış dünyanın en pahalı hamburgerini yediklerine dair. Sonradan da o belgeyi herhalde evlerine çerçeveletip asıyorlardır diye dalga geçtik. Böyle şeyleri yapan insanlar hakkaten çok zengin insanlar değildir diye de düşündük. Yani dünyanın en zengin insanı olsan o hamburgeri yesen kime hava atacaksın ki hava atmak dışında bir mantığı olamaz ki hava atmak bile mantık dışı, o apayrı bir konu. Bunu yapacak insanlar genelde geliri orta seviyede olan ve sırf etrafındaki aynı seviyeden veya bir üst seviyeden insanlara "bunu yapacak kadar lüksüm var"ı göstermek için gidip o kadar para veriyorlardır böyle şeylere. Yani bu bir nevi sonradan görmeliğin insanda yarattığı mallığın ürünü. Bu şekilde üzerinden para kazanılacak insan sayısının çokluğu herkesi düşündürmeli sanırım.

Ha tabii ben bu insanlardan biri miyim noktasında yutkunuyorum bazı şeyleri düşündükçe kendi hayatımdan. Gidip de normal bir bilgisayar almak yerine neredeyse iki katı para vererek aldığım bir iMac'ten yazmaktayım mesela bu yazıyı. Ama en azından tükettiğim şeyi tuvalete bırakmıyorum sonra da evime belgesini asmıyorum da uzun vadede sürekli olarak işime yarıyor ve işime yarayan bir şeyin aynı zamanda artılarından da faydalanıyorum diyorum ama bu yutkunmamı durdursa da, kendimin salak olduğuna dair fikrim aradan kafasını uzatıp, gösterip kendini kaçıveriyor. En azından bilinçli bir salağım diyor bu yazıya noktayı koyuyorum.

1 saçmalayan daha çıktı:

Ayça dedi ki...

aaa muzo'ya muzo demişsin m. dememişsin!