Ef denen grubu gittikçe daha da çok sevmekteyim. Efterklang'a ara ara benzemiyorlar da değil hani. Onlarda varolan sessiz sedasız, belirgin olmayan, silik bir erkek sesiyle şarkıların arasına girip ses etme, bir iki bir şey söyleme durumu Ef'te de var.
Bugün tüm gün iyi bir moddaydım. Arada Tapes 'n Tapes dinledim. Gittikçe daha çok hoşuma gidiyorlar azimle. Sonradan twitter'a bile yazayım bunu dedim. Random'da oturuyordum, K. ve A.'u bekliyordum. Guinness içiyordum tabii bir de. Şaşırdım içimdeki güneşli havaya. Güneşli dediysem de 0'ın altında eksi bilmem kaç derece soğukta, karların üzerinde onları eritemeyecek kadar az etkisi olan bir güneşti o. En sevdiğim hava sanırım böylesi. Ara ara kendimi zorlayıp istemediğim düşünceleri aklıma getrmeye çalıştım. Yoklayıp durdum kendimi. Ama hiçbir şey olmadı. Biraz da olsa bulutlanmadı güneşin önü. Hep böyle kalayım n'olur...
Kendini şarlatanları ortaya çıkarmaya adayan insanlar varmış. Ben de bazen öyle hissediyorum. Birilerine ayna tutuyor olmak, "siz aslında busunuz" demek zor bir şey. Ara ara bana tutulan aynalar da oluyor. Ama bu aynalar bir insandan ziyade olaylar ve durumlar oluyor. Birileri çıksa da bana bir ayna tutsa diyorum bu güneşli halimde. En azından kendime daha iyi davranarak bir şeyleri değiştirmeme bahane olur.
Forget Her diye bir şarkısı var ya hani Jeff Buckley'in. O şarkıyı çok seviyorum. Unutmanın hiçbir şeye çare olmadığını biliyorum. Unutmamak ama unutulması gerektiğ düşünülenleri affetmek gerekiyor sanırım. M. bana bir keresinde uyumadan önce yatakta uzanmışken, bilemm kaç defa "Her şeyi ve herkesi affediyorum" dememi öğütlemişti. Denemiştim ve hiçbir işe yaramamıştı. Ara ara onu dener oldum ama o zamanlardan beri. Şimdi geriye dönüyorum. Baktığımda affettiğim ve şimdi hatırlasam da gülüp geçtiğim ne çok şey varmış diyorum her insan gibi ben de. O salak söz hiçbir işe yaramıyor evet. Ama zaman her zaman her şeyi gerçekten de çözüyor. Eskisi gibi inatla kötü bir anının, içte kalan sözlerin veya hareketlerin peşinden gitmeyi zamanla bırakıyor insan. Tam da öyle bir dönüm noktasındayım sanki belli şeyler için yine. "Don't fool yourself;
she was heartache from the moment that you met her" diyor şarkı, hak veriyorum. Ne güzel bir adammış Jeff, nasıl ona böyle sözler yazdırırlar diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.
Şimdi Y.'in yolladığı şarkıları dinleyeceğim ve birazdan yatağıma doğru yol alacağım. Bugün istediğim bir şeyin gerçekleşmesini istiyorum yakın bir zamanda. Eğer olursa "Know How" dinleyerek yapılan bir kahvaltıyla başlanacak olan o günün gecesinde, buraya yazacağım gülümseyerek çünkü. Başlıktaki anı rezervi tam da bu anı işte. Henüz hiç yaşamamış olduğum bir zamanı şimdiden anılaştırdığım için yaşarken ne hissederim bilmiyorum.
Yarın güzel bir gün olsun istiyorum. Sakin, anlayışlı, her şeyin sıradanca güzel görünebildiği bir gün... Basit olanın güzelliğine her zaman güvenmişimdir çünkü.
sesli meram 484 -- հանգուցավոր
19 saat önce
0 saçmalayan daha çıktı:
Yorum Gönder