Garip, eksik, yamalı, buruşuk, yaralı, çizilmiş, yırtılmış gibi sıfatlar geliyor aklıma Xiu Xiu denince. Grubun geçmişine çok hakim olmamamı mazur görün, ben ne zaman "Şu Şu" dense, kulaklarımı o yöne çevirmiş ve fakat onlara olan o ilgimi sabit tutamamış, bu anlamda tembelliğimin ve dağınık aklımın kurbanı olmuş biriyim. Birkaç şarkı, hoşuma giden ve gitmeyen birkaç söz ile sınırlı sanki grupla ilgili hafızamdaki her şey. Ha bir de Parenthetical Girls'ten Zac Pennington ile Jamie Stewart'ın beraber çalışmaları aklıma kazınmış. Her neyse, lafı bugün hiç uzatmak istemeyip yine sakız gibi uzatıyorum, son albümleri olan "Dear God, I Hate Myself"i ise bu müzik isteksizliği dönemimde hemen indirip dinledim. İlk dinleyişlerde bir türlü içine dahil olamadığım bir dünyaya girmeye zorlanıyormuşum ama içerden de grup beni şarkılarıyla dışarı atıyormuş gibi geldiğinden, orada burada muhtelif kişilere albümün vasat olduğu yalanını söylemişim de haberim yokmuş. Meğerse grup tarafından dışlanmamdan kaynaklanan hasetimden öyle demişim. Aramızdaki husumeti sonlandırdıktan sonra, onlara bir alıştım ki sormayın. Gün aşırı ziyaret ediyoruz grupla birbirimizi. Dinledikçe daha da güzelleşen albüm klişesi bir tarafa, prematüre dinleyişlerden sonra şarkılarla albümü dinleyecek olgunluğa ulaşan kulaklar gerekiyor bu grubu kavrayabilmek için, ki kavrayamadan da sevilmiyorlar zaten. En son bu sabah Pitchfork'ta albümün ikinci single'ı olan Grey Death (Kill Rock Stars) için en az grubun kendisi kadar ilginç bir klip yapılmış. Bugün baltayla onlara gidiyorum, klipte başaramadıkları birbirlerini öldürme işini ben halledeyim diyorum. Eh boşuna dememiş atalarımız, a friend in need is a friend indeed.
sesli meram 484 -- հանգուցավոր
4 gün önce
0 saçmalayan daha çıktı:
Yorum Gönder